DİEM Group Yeni Nesil Ofisler için “Puzzle İşyeri Modeli”ni tanıttı.

Pandemi önlemleri uzaktan çalışmanın yolunu açarken, ofislerin yeni döneme uyumlu hale getirilmesi için yeni modeller geliştiriliyor…

Pandemi nedeniyle tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’deki şirketlerin büyük bir çoğunluğunun uzaktan çalışma yoluna gitmesi, gelecekte ofislerin işlevinin nasıl olacağı ve mevcut ofislerin nasıl dönüştürülmesi gerektiği konusunda yeni çözüm arayışlarının oluşmasına yol açtı. Ev ve ofis bileşenin doğru ve verimli kullanılması için DİEM Mühendislik Mimarlık, “puzzle” adı verilen yeni bir model geliştirdi. Gelecekteki yeni çalışma ve yaşam alanlarının ön plana alındığı bu model; uzaktan ve ofis tabanlı çalışmayı dengeleyecek nitelikleri bünyesinde barındıracak şekilde tasarlandı. Farklı endüstrilere ve işletmelere de uygulanabilen “puzzle” modeli ile ofislerin, evden veya bir merkezden çalışmanın uygun olmadığı zamanlarda gelmek için çekici, arzu edilen ve yüksek performanslı bir mekana dönüşmesi hedefleniyor.

Global salgının devam ettiği günümüzde alınan önlemler ve protokoller kapsamında iş gücünün yüzde 20-60’nın uzaktan çalışacağı öngörülüyor. Şu an için atıl kapasite olarak ofislerde yüzde 30-40 arasındaki boş masalara ek olarak yakın gelecekte yüzde 10-30 arasında eklenmesi bekleniyor. Salgın sonrasında bu çalışma noktalarının yüzde 60-80 oranında boş kalma ihtimali de bulunuyor. Bu noktada veriler göz önüne alınarak geliştirilen “puzzle” modeli ise bütünsel sağlık, kültürel etkileşim, üretkenlik ve uzaktan çalışma hakkındaki insan düşüncelerini ölçmek için devreye alındı.

“Puzzle” modeli ne getirecek?

DİEM tarafından projelendirilen model ile işyerleri artık ofis anlamına gelmeyecek ve ofislere, evlere, özel veya kamuya açık merkezlere dağıtılmış, harmanlanmış, daha kavramsal ‘mekanlar’ olacak. Ofis masalarının, ekipmanlarının kullanımı, konumlandırılması ve olanakları yeniden planlanarak evden kolayca çalışamayanlar için sakin yerlerde ve ortak çalışma alanlarında kişisel çalışma düzeni hayata geçirilecek. Merkez ofisin daha dışa dönük toplum için şeffaf bir marka vitrini olmasını merkezine alan modelde ofis çalışanları, teknoloji ile birlikte hiper bağlantılı, uydu veya merkez bağlantılı lokasyonlarda yeniden konumlanabilecekler.

Pandemi sonrası her şey değişecek.

Yapılan araştırmalar ışığında pandemiden önce çalışanların ofis kullanımları 4 ana başlık altında toplanmış olduğu görüldü. Bunların başında konsantrasyona dayalı odaklanma çalışması ilk sırayı alırken, işbirlikçi çalışma, sosyalleşme ile birlikte interaktif ve formal öğrenme şeklinde sıralandı. Puzzle modelinin temel dayanağında ise gelecekte yalnızca belirli bir amaç için ofise gidilmesi hedefleniyor. Çalışanların tam gün boyunca ya da ana iş saatleri olarak kabul edilen saatlerde iş yerinde olmalarının gerekmeyeceği düşünüldüğünde ise modelin ana felsefesini oluşturan; “Odaklı çalışma, çevrimiçi öğrenme ve bütünsel sağlıklı yaşam aktivitesi” kavramı ortaya çıkıyor. Puzzle modelinde tasarlanan en iyi harmanlaşmış işyeri ile; evden ve ofisten çalışmanın en iyisi ele alınıyor ve böylelikle iki konumu da birleştirerek denge ve deneyiminin artırılması hedefleniyor.

Avrupa çapında yeni bir oluşum olan Studio Alliance birliğine Türkiye’den seçilen tek mimarlık şirketi olan DİEM’in Kurucu Ortağı C.Melih Şamlı da, yeni çalışma yöntemi ile ilgili olarak bu bileşenleri oluşturan tüm argümanların gözden geçirilip pozisyon alınması gerekliliğine işaret ederek “Ortak çalışma alanlarının, esnek ve uzaktan çalışmanın artışı, özellikle 2020 yılında işyeri düzenlemede daha da büyük değişiklikler ortaya çıkardı. Ofisler ve diğer çalışma alanlarıyla ilgili tasarım ve uygulamaya hiç bu kadar fazla ihtiyaç olmamıştı. Puzzle modeli ile her çalışanın ve onların kişilik yapıları için doğru dengenin kurulması amaçlandı” dedi. 

Pandemi sonrasında;odak çalışmalarının yüzde 85‘i, öğrenmenin yüzde 60’ı, kolaborasyonun yüzde 40‘ı ve sosyalleşmenin yüzde 10’u için evden verimli olmanın beklenebileceğinin de altını çizen Şamlı şunları söyledi;

“Pandemiyle birlikte meselenin, çalışanların nerede oturduğuyla veya ne yaptıklarıyla değil, sahip olmaları ve paylaşmaları gereken deneyimlerle ilgili olduğu görüldü. Bu açıdan bakıldığında; işyerini çalışanların ihtiyaçlarına göre; daha işlevsel, daha esnek ve daha etkili olarak, radikal bir şekilde yeniden tasarlamak artık kaçınılmazdı. Evden çalışmanın elbette olumsuz tarafları olabilir. Ancak hepimiz yeni bir çalışma yöntemine alıştıkça bunların çoğu ortadan kalkacaktır. Bu çerçevede tasarlanan “Puzzle” modeli çalışma yöntemleri hakkında bildiğimiz her şeyi alır ve gelişimi hızlandırır. Aktivite tabanlı ve çevik tasarımların tüm güçlü yönlerini alıp, zayıf yönlerini yeni çalışma sistemi ile birleştirir.”

Dünyanın en büyük markaları için 22 yıldır özel projeler üreten ve geleceğin işyerlerini tasarlayan DİEM, uluslararası ve ulusal kurumsal şirketlere konsept tasarımın ilk aşamalarından başlayarak değişim yönetimi, işyeri danışmanlığı, tasarım ve uygulama hizmetleri veren, sektörünün öncülerinden bir çözüm ortağı. Endüstriyel tesislerde tasarım ve inşaat alanlarında derinlemesine bir uzmanlığa sahip olmasının yanı sıra, yaptığı projeler tamamlandıktan sonra da şirketleri proje sonrası hizmetler ile de destekliyor.