İnşaat Tedarik Dergisi

İnşaat – Yatırım – Proje – Ulaştırma – Mimarlık – Enerji – Maden – Şantiye

Sıfır Enerji Binalar ve Isı Yalıtımı – 4

Özgür Kaan Alioğlu

Aktivist Mühendis

Müdür Yollarda Hareketi

Geleceğin dünyasında genellikle teknoloji odaklı gelişmeler gündemdeyken yaşamımızda köklü değişikliklere neden olacak farklı gelişmelerin yaşanması da kaçınılmaz görülüyor. Bilim insanları, vizyoner mimar ve yatırımcılar alternatif yaşam alanları konusunda yaratıcı ve çevre dostu çözümler üretmek üzere enerji maliyetlerini azaltacak hatta sıfıra indirecek ‘Zero Energy Building’ yani ‘Sıfır Enerji Binalar’ üzerine çalışmalarını sürdürüyor.

Sıfır Enerji Binalar iyi yalıtım ve üst düzey enerji verimliliğine sahipler. Düzenli olarak şebekeye bağlı olan bu binalar bir yıl boyunca tükettikleri kadar yenilenebilir enerji üretiyor ve sakinlerine ‘sıfır’ enerji faturasının yanı sıra karbon salınımsız bir konfor sunuyorlar. Sıfır Enerji Binalar‘a ulaşabilmenin birinci ve en önemli yolu ısı yalıtımı ile enerji ihityacının minimuma indirilmesi.

Yazı dizimizin ilk üç makalesinde aşağıdaki konulardan bahsetmiştik:

  • Isı Hatayı Affetmez… Kaçar !!!
  • Isı Yalıtımında Birinci Amaç İletim Yolu İle Olan Kayıpları Engellemektir… !!!
  • Sıva ile, Boya ile Isı Yalıtımı Olmaz… Ancak Isı Yalıtımı Desteklenebilir… !!!
  • Mühendislikte duvarların nefes alması diye bir kavram yoktur… !!!
  • Soğutmak, ısıtmaktan çok çok daha pahalı bir iklimlendirme yöntemidir… !!!
  • Isı Yalıtım kalınlıklarımız Avrupa’nın üçte biri, enerji tüketimimiz 3 katı… !!!
  • Isı Yalıtım Malzemeleri ve Yangın’a Karşı Tepkileri… !!!

Bu noktada, ısı yalıtımı ile ilgili kamuoyunda “Doğru Bilinen Yanlışlar”ı konuşmaya devam edelim.

Isı Yalıtımı ve Çevre … !!!

Isı Yalıtım Malzemeleri, sağladıkları enerji verimliliği ve azalttıkları enerji sarfiyatı sayesinde tüketimde Karbon Ayak İzi düşüşü sağlayarak, üretilirken sebep oldukları Karbon Ayak İzi artışına (üretilirken kullandıkları enerji) kıyasla YÜZLERCE KAT FAZLA bir oranda ÇEVREYE POZİTİF KATKI sağlarlar.

Isı Yalıtım Malzemeleri Üretiminin Çevreye Etkisi
  • İster sentetik esaslı, ister mineral yün esaslı olsun, gerek kullandıkları hammadde gerekse de üretim proseslerinde tükettikleri enerji sebebiyle, Isı Yalıtım Malzemeleri’nin de üretimleri sırasında, her ürün üretiminde olduğu gibi çevreye bir miktar negatif etkileri olur.
  • Isı Yalıtım Malzemeleri havaleli ürünler oldukları ve uzun mesafe nakliyeleri oldukça zor ve pahalı olduğu için genellikle yerel olarak üretilir ve uzun mesafelere sevk edilemezler. Yani nakliyeleri sırasında Yüksek Karbon Ayak İzi bırakmazlar.
  • İster sentetik esaslı, ister mineral yün esaslı olsun, tüm ısı yalıtım malzemelerinin ömrü, bina ömrü ile eşdeger hatta daha fazladır.
  • Yukarıda bahsettiğimiz hususlar dikkate alınınca, Isı Yalıtım Malzemeleri’nin, sağladıkları enerji verimliliği ve azalttıkları enerji sarfiyatı sayesinde tüketimde Karbon Ayak İzi düşüşü sağlayarak, üretilirken sebep oldukları Karbon Ayak İzi artışına (üretilirken kullandıkları enerji) kıyasla YÜZLERCE KAT FAZLA bir oranda cevreye POZİTİF KATKI sağladıkları görülür.

Bu noktada, kamuoyunda genellikle Sentetik (plastik) esaslı ürünlerin çevreye etkisi ile ilgili negatif bir algı oluşmuştur. Yani özetle “plastik kötüdür” algısı. Acaba durum gerçekten böyle mi? Gelin bir bakalım.

Plastiğin ve Hayatımızdaki Yeri

Plastikler tüm dünyada cam, metal, kauçuk, ağaç, inorganik maddeler gibi malzemelerin yerine alternatif malzeme olarak veya bu malzemelerle birlikte kullanılan geleceğin vazgeçilmez malzemesidir. Plastikler; gıdadan sağlığa, inşaattan otomotive, kozmetikten tekstile kadar birçok sektörün ana girdi malzemesini oluşturuyor ve alternatiflerine göre önemli avantajlar sunuyor. Çok daha ekonomik ve kolay uygulanabilir olan plastikler, lojistik açıdan da fırsatlar barındırıyor. Kaldı ki plastik sektörü yeni teknolojilerle kendini yenileyen ve sürekli gelişen bir sektör. Biyoplastikler buna güzel bir örnek mesela. Özetle plastikleri hayatımızdan çıkarmanın doğaya ve insanlığa maliyeti, yerine ikame edilecek ürünlerde aynı performans değerlerini sağlamadıkça çok çok yüksek olacaktır.

Plastik ve Geri Dönüşüm

Plastiğin hammaddesi petrolün atık kısmıdır. Petrolün en değerli kısımları otomotiv, havacılık ve enerji yakıtı olarak değerlenir. Petrolün sadece yüzde 4’lük en değersiz kısmından (NAFTA) ise plastik üretilir. Yani plastik bir nevi petrolün kullanılamayacak kısmını değerlendirir diyebiliriz. Ayrıca geri dönüşüm ile bu yüzde 4’lük kısmı da ekonomiye tekrar kazandırma imkanı var.

Plastikler sadece üretim aşamasında değil kullanım ve geri dönüşüm aşamasında da önemli avantajlar sunuyor. Örneğin; cam şişelerin geri dönüştürülmesi için gereken enerji orijinal üretim enerjisinin yüzde 66’sı iken plastik malzemelerde ise geri dönüşümün enerji maliyeti orijinal enerji maliyetinin sadece yüzde 10’udur. Plastikler 120 ile 200 derecede geri dönüştürülürken diğer alternatif malzemelerin geri dönüşümü 650 ile 1400 derecelerde mümkün oluyor. Tüm mamulleri geri dönüştürülebilen plastikler büyük bir katma değer zinciri yaratarak ülkelerin sosyal ve ekonomik gelişimlerine katkıda bulunuyor.

Plastik ve Çevre Kirliliği

Maalesef çevreye zararlı olduğu gerekçesiyle plastik malzemelerle ilgili karalama kampanyası yürütüyor. Çoğu zaman bilimsellikten uzak bu değerlendirmeler gerçeklikle bağdaşmıyor. Çevreyi plastikler değil atıkları doğaya bırakan insanlar kirletiyor. Bu noktada toplumda çevreyi koruyacak gerekli bilinci oluşturmak, kullan-at alışkanlıklarını değiştirerek kullan-dönüştür-kullan alışkanlığı yaratmak gerekiyor.

Doğaya bırakılan tüm atıkların çevreye zarar verdiği açıktır. Plastik, cam, kağıt ya da metal fark etmez atıkların yeri doğa değil geri dönüşüm merkezleridir. Doğal kaynak israfını önlemek ve ortaya çıkabilecek enerji krizleri ile baş edebilmek için atıkların geri dönüştürülmesi ve tekrar kullanılması şart.

Sorun ülkelerin atık yönetimi ve çöp toplama altyapısına yatırım yapmamasından kaynaklanıyor. Dolayısıyla sorunun çözümü doğru kurulan ve yönetilen bir atık altyapısı oluşturmaktır. Çözüm atıkların denizlere ulaşmasının önüne geçmek ve geri dönüştürmektir. Bunun için ihtiyaç olan tek şey Belediyelerin ve Kamu otoritesinin düzgün çalışan bir atık yönetim sistemi oluşturması. Bu da son derece basit bir işlem yani kullandığımız ürünleri ayrıştırıp atabileceğimiz geri dönüşüm kutularının olması ve bunların da geri dönüşümcülere iletilmesidir.

Plastik ve İnsan

Günümüzde dünya ticareti geri dönüşümü ön planda tutan döngüsel ekonomiye evriliyor. Bu doğrultuda sürdürülebilirlik yakın gelecekte tüm sektörlerde olduğu gibi plastik sektöründe de gündemin en önemli maddelerinden biri konumunda olacak ve bugünden çok daha fazla üzerinde durulacak bir konu olarak dikkat çekiyor.

Tüketicilerin çevreye olan duyarlılığının artması, üretici firmaların biyo bazlı ve biyo-bozunur özellikteki plastiklere ilgisini artırmış durumda. Diğer yandan yakın gelecekte “drop-ins” olarak tanımlanan biyo bazlı olup biyo-bozunur özelliği olmayan biyoplastiklerin üretiminin sektörde hakim olması bekleniyor. Fosil kaynaklı plastiklerle aynı teknik özelliklere sahip olan Bio PET’lerde hızlı bir gelişim öngörülüyor. Mısır gibi tamamen doğal kaynaklardan elde edilen PLA ürünleri ise tüm biyo-bozunur plastik pazarında gelir ve hacim bakımından en hızlı büyüyen kategori haline gelecek.

Otomotiv, beyaz eşya, elektrik-elektronik gibi plastiğin giderek daha fazla kullanıldığı teknoloji ve Ar-Ge yoğun sektörlerdeki değişim de bu ürünlerde kullanılan plastiklerin özelliklerine doğrudan yansıyacaktır.

Sentetik (Plastik) Esaslı Isı Yalıtım Malzemeleri
  • Sentetik (plastik) esaslı ürünlerin KULLANIMI ve GERİ DÖNÜŞÜMÜ genellikle kamuoyunda birbirine karıştırılan iki ayrı kavramdır. 
  • MÜHENDİSLİK ÜRÜNÜ” olan ve “TEK KULLANIMLIK” plastikler de keza aynı şekilde iki ayrı kavramdır.
  • Sentetik esaslı ürünler bir Mühendislik Ürünü olarak otomobillerden insan kalbinde kullanılan stend’lere, mutfak gereçlerinden bebek malzemelerine ve ısı yalıtım ürünlerine kadar birçok alanda, dünya çapında standartlarca onaylanarak güvenle ve UZUN ÖMÜRLÜ olarak kullanılmaktadır. Ve bir mühendislik ürünü olarak hayatımızdan çıkmaları mümkün değildir.
  • Dünyanın, devletlerin ve hükümetlerin çözüm aradığı sorun Mühendislik Ürünü olarak kullanılan değil, “Tek Kullanımlık Plastik”lerin geri dönüşümleri ve bu sayede doyağa verdikleri zararın azaltılması ile ilgilidir.
  • İçtiğimiz sudan yediğimiz yoğurda kadar gıda ambalajlarında ve hayatın her noktasında kullanılan bu tek kullanımlık plastik esaslı ürünler ile ilgili sorun da insan sağlığı ile alakalı değil, bu ürünlerin doğaya zarar vermeden geri dönüşümleri ile ilgilidir.
  • Bunun yanında, dünyanın hiç bir yerinde bir Mühendislik Ürünü olan Sentetik Esaslı Isı Yalıtım Malzemeleri’nin insan sağlığına etkileri ile ilgili kanıtlanmış ya da ölçülmüş bir zararları görülmemiştir.

Sözün özü; tek kullanımlık plastik esaslı ürünlere olan tepkileri sebebiyle hayatının hiç bir noktasında sentetik esaslı ürünler kullanmayan ve sentetik esaslı ısı yalıtım ürünlerini de bu kapsamda değerlendiren bir tüketicinin bu duruşuna saygı duymakla birlikte, biz tüketiciler için bir Mühendislik Ürünü olarak Dış Cephede Kullanılan Isı Yalıtım Levhaları‘nın da tıpkı yukarda saydığımız diğer mühendislik ürünleri gibi tereddütsüz ve güvenle kullanılabilecek ürünler olduğunu belirtmek gerekir.

Copy Protected by Chetan's WP-Copyprotect.